10 Eylül 2007 Pazartesi

incir

evet
küstahım

kışın verdiğin o tek inciri
ben çaldım

lezzetliydi
suluydu
mevsimsizdi

kim olsa
sahip olmak isterdi

evet
arsızım
kış vakti verdiğin biricik inciri
ben çaldım

açtı kavruk nefsim şımartılmaya
ve doyulmazdı lezzeti

belki
bir kraliçenin kalbini fethedecekti
ya da kuruyup kalacaktı dalında

keyifli ve uzun bir öykünün başlangıcı olacaktı, sevdalı

ya da

bas bas bağıracaktı asıldığı daldan:
ne mucizelere gebe bir ağaç olduğunu

evet
yüzsüzüm

gelecek kış
bir incir görsem dalında

nadir
sulu
lezzetli

koparıp yerim yemişini

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Bir şiiri okuduğumda benim içimi ısıstıyorsa o şiir makbuldur benim için.. incir de o şiirlerden biri. Beni taa 14 sene oncesine, kalın dalına salıncak kurduğumuz incir ağacının olgun incirlerine götürdü.. İşte bir şair bunu başarabiliyorsa, kurduğu cümleler bir zaman makinası işlevi görebiliyorsa tamamdır! çünkü şiirler insanlara yazılır ve insanlar o şiirlerde kendilerine ait bir şeyler bulmak isterler. ben buldum, başka insanlarından bulacığından şüphem yok. bu da senin başarılı olduğunu gösteriyor kardeşim.. sakın bırakma yazmaya devam her zaman..